Bittiğinde seyretmez olaydım dedirtti.
Filmin Ölüm Vadisi'indeki konser sahneleriyle ilgili olarak söylenebilecek tek şey, ulan hiç mi Dynamo ya da ne biliim doğru dürüst bir müzik festivali gözlemlemediniz, o kalabalık öyle mi hareket eder, insanlar öyle mi eğlenir, yuh be. komik olmuş resmen ki Lestat'ın sahnedeki hareketleri, zaman zaman yaptığı playbackteki ağız hareketlerinin tam uymaması, izleyenleri güldürttü diyorum. neredesin Tom Cruise, neredesin Neil Jordan diyorum başka birşey diyemiyorum.
Haydi herşeyi geçtim, ama Hollywood'da görsel teknolojinin geldiği nokta belli, buna rağmen filmin görsel efektlerinin bile vasatın altında kalması olayını çözebilmiş değilim. o vampirlerin ayarı değiştirilmiş mouse cursor'u gibi onion skin efektiyle ilerlemeleri, Lestat'ın arasıra gözlerinin mahalle kedisi gibi parlaması, konser sekansı sırasındaki kalabalığın copy paste seklindeki goruntusu falan.. Ha filmin soundtrack'i çok başarılı, ona birşey diyemiyorum ki Jonathan Davis amcaya saygılar sunuyorum.
Yönetmen ve Fotografici arkadaşı da eldeki bu kadar imkana rağmen atmosfer yaratmadaki başarısızlığından dolayı kutlar, hayatta başarılar dilerim.
Ayrica unutmadan, bilindigi gibi Neil Jordan'in interview with the vampire filminde de tipler kitaptaki halleriyle birebir degildirler ama yine de filmin butunlugu icinde siritmazlar. Şimdi sizlere Queen of the Damned filmindeki Armand karakterini gosteriyor ve yuh diyorum. (hatirlanacagi uzere bu karakteri vampirler gorusmede Antonio Banderas oynamıştı):